Gökyüzü kipkizil atesle kaplanmisti bile. Dünyanin tüm sulari Samrav ülkesine hücum ediyordu. “Gökten inen atesten, yeri basan sudan kurtar bizi, ey bahadir!“ diye yalvardilar. “sa kötü ölüm hepmizi alacak, edecek!..“...Ve acimasiz savas bir yil boyunca sürfü. Ural, Akbozat’in sirtinda, devleri kirip geçirdi. Sularin içine düsen devlerin gövdeleri, daglar meydana getirdi.Devleri teker teker kirmaya devam ederken, günün birinde Ezreke’yle karsilasti. Devler padisahi, Ural’i gördügünde kinle haykirdi: “Ey basimin belasi! Ülkemiz harap oldu, padisahligim oldu! Ben de seni ok edecegim!“ Ikibahadirin kiliçlari çarpistiginda simsek çakti, gök gürledi. Bu ates öyle bir atesti ki, daglar bile sicakligindan eridi. Ereke’nin gücü kesilip de ates püskürtmekten vazgeçince, bir darbede onun basini gövdesinden ayirdi. Devler padisahinin kocaman gövdesi yere düsünce, toprak inim inim inledi..(Arka Kapak)Ürün Adı: Ural Batır Yerin ve Göğün ÖyküsüÜrün Kodu: 9789759025120Yazar: Atilla DirimBasım Yılı: 2005Kapak Türü: Karton KapakSayfa Sayısı: 168Kağıt Cinsi: 2. HamurÇevirmen: